BordoMavi.net in değerli üyesi Aydın abimin yazdıklarını paylaşmak istiyorum. Spor kamuoyunda birçok gözün görmezden gelip es geçtiği konuyu ne kadar yalın anlatmış,şüphesiz ki,eğer spor kamuoyunun dinazorları bu konuyu anlatmak istese bile bu kadar güzel kelimeler seçemezdi...Zaten yazılarını harçlıklarına göre yazdıkları için...
''Ortalık ne kadar sütliman ve güllük gülistanlık değil mi? Şimdi filmi geçtiğimiz Cuma'ya kadar geri sarıp iki takımın yerlerini değiştirelim. Pazar günü maçını oynadıktan sadece dört gün sonra Cuma günü tekrar maça çıkan takım Trabzonspor değil de Fener olsaydı. Bu maçta Lugano ve Semih'in attığı iki gol iptal edilseydi, sadece kaleci Volkan'ın kırılan burnunun tedavisi 5 dakika olmasına rağmen maçın sonuna ancak 4 dakika ilave edilseydi ve maç 0-0 berabere bitseydi...
Diğer taraftan Pazar günleri saat 19:00'un tapusu elinde olan Fener değil de Trabzonspor olsaydı, Bucaspor 2-1 galip durumdayken sarı kartı bulunan Serkan Balcı yardımcı hakemin burnunun dibinde topu yere vursaydı, sonra durum 3-1'e geldiğinde Trabzonspor lehine o komik penaltı verilseydi, o yardımcı hakem yine hoplaya zıplaya ceza sahasına bayrağını sallaya sallaya koşsaydı. Sonrasında maç 3-5 Trabzonspor'un galibiyetiyle neticelenseydi ve liderlik Fener'den Trabzonspor'a geçseydi...
Pazar akşamından bu yana kopartılması muhtemel fırtınaların şiddetini düşünebiliyor musunuz? Muhtemelen Bülent Yıldırım ve Bünyamin Gezer sezonu kapatmış ve düdüklerinin astırılması istenecekti. Elbette Vatan, Hürriyet ve Fanatik gibi gazetelerin atacağı manşetleri tahmin etmek de zor olmazdı. Ekranlarda hakemleri himayelerine alan Şansal Büyüka, Ziya Şengül, Faik Çetiner, Ercan Saatçi ve türevleri yine pişkin pişkin yorumlar yapacaklar mıydı?''
Sevgilerle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder